Toskana Güzelleri; Siena, San Gimignano ve Pisa

İtalya serüvenimizin üçüncü kısmında, Toskana güzelleri Siena, San Gimignano ve Pisa şehirlerini tek bir güne sığdırdık. Siena’nın masalsı atmosferi, San Gimignano’nun kulelerle süslü manzarası ve Pisa’nın ikonik eğik kulesiyle çevrili meydanı, günümüzü unutulmaz kıldı.

Toskana’nın kalbinde, tepelerin üzerine kurulmuş, kırmızı tuğlalı yapıları, daracık, yokuşlu sokakları, zamana direnen meydanları ve tarih kokan atmosferiyle masalsı bir şehir Siena. Burada dolaşırken Orta Çağ döneminde geçen bir film sahnesinde gibi hissettik kendimizi. Siena'da yapılacak en güzel şey, ara sokaklara girip, renkli binaları izleye izleye yürümek. 


Piazza del Campo: Meşhur Palio at yarışlarının düzenlendiği, tarihi binaları ve sıra sıra dizilmiş kafeleriyle süslü, İtalya'nın en büyük ve en güzel meydanlarından biri. Palio at yarışları, Siena'nın 17 mahallesinin katıldığı, yılda 2 kez düzenlenen, o bölgenin halkı için geleneksel bir şölen. Sadece 90 saniye süren bu yarış için günler öncesinden şehre yoğun bir turist akını yaşanıyormuş. Biz, yarış yapıldıktan tam bir hafta sonra oradaydık. Sokakları süsleyen, kaz görselli bayraklardan anladığımız kadarıyla yarışı Kaz (Oca) Mahallesi kazanmış :) Belediye binası (Palazzo Pubblico) ile yanındaki Çan Kulesi (Torre del Mangia) meydanın en sembolik yapılarından.


Siena Katedrali (Duomo di Siena): Duomo Meydanı'nda, beyaz ve siyah mermerlerle süslü, üzerindeki kabartma, heykel ve mozaiklerin inanılmaz bir işçilikle yapılmış olduğu, İtalya'nın en güzel katedrallerinden biri. 


Plazzo Salimbeni: Piazza Meydanı'nda, dünyanın en eski bankalarından birine ev sahipliği yapan bina. Önünde Sienalı rahip ve ekonomist Bandini'nin heykeli bulunuyor.

San Domenico Bazilikası (Basilica Cateriniana): Siena'lı Aziz Catherine'e atfedildiği için iki adı bulunan bu bazilikayı görmek için biraz tepe çıkmaya değer. Diğer bazilikalar gibi gösterişli değil, tamamı tuğladan yapılmış mütevazi bir yapı. Giriş ücretsiz.


İkinci durağımız San Gimignano'ya gelince, önce zeytinlikler ve üzüm bağları ile kuşanmış yemyeşil manzarasına daldık. Uzun kuleleri, taş evlerle bezeli dar sokakları, güzel meydanı ile Orta Çağ döneminden beri tarihi dokusunu kaybetmemiş şehirlerden biri olarak anılmasının hakkını veriyor. Şehri saran kululer, zamanında zengin ailelerin gücünü simgeliyormuş. Üzüm bağları ve şarapları ile anılan Toskana bölgesinin en güzel şaraplarından olan Chianti şaraplarını burada uygun fiyatlarla bulabiliyorsunuz. Üzerinde siyah horoz olan şişeler en değerli şaraplardanmış. 

Piazza della Cisterna: Yan yana dizilmiş farklı boylarda  yapılmış tuğladan binaları, tam ortasında bulunan sekizgen sarnıcı ile üçgen şeklinde bir meydan.



Piazza del Duomo ve San Gimignano Katedrali (Duomo di San Gimignan): Piazza della Cisterna'nın hemen yanı başındaki bu meydan turistlerin en yoğun olduğu bölge. Dışarıdan sade bir görünümü olan katedralin üzerindeki duvar resimleri dikkat çekici. Katedralin yanından yukarı doğru tırmandığınızda muhteşem manzaralı şarap evleri sizi karşılıyor. 


İtalya'nın genelinde en güzel pizzayı burada Ricca Pizza'da yedim. Tam sevdiğim gibi ince hamurlu, bol malzemeli nefis bir pizzaydı. Dilim pizza olarak alıyorsunuz ve sınırlı oturma yeri olduğu için dükkan önüne çöküp yiyorsunuz mecburen :) Enginarlı ve mantarlı olanları denedim, gerçekten çok lezzetliydiler.


Günün son durağı İtalya'nın simgelerinden eğik kulesiyle ünlü Pisa şehri oldu. Ne varsa Mucizeler Meydanı'nda (Piazza dei Miracoli) var. Pisa Katedrali, Vaftizhane, Mezarlık ve Pisa Kulesi burada. Duvarlarla çevreli bu dev meydana geldiğinizde, göz alıcı beyaz mermerlerle kaplı yapılara teker teker yaklaşıyorsunuz. Öyle güzel bir mimari uyumla yapılmışlar ki, hepsi ayrı ayrı yapılar olmalarına rağmen uzaktan bir bütün gibi görünüyorlar.  Geniş çim alanlara uzanıp hem bu güzel yapıları, hem de kule ile ilginç fotoğraflar çekmeye çalışan insanları izlemek oldukça keyifli :)

Pisa Kulesi: 12. yüzyılda, henüz yapım aşamasında, yumuşak zemin kaynaklı eğilmeye başlamış. Geçen yıllarda, uzun zaman alan müdahaleler sonucu eğilmesi durdurulmuş. En az 200 yıl kadar stabil kalacağı öngörülüyormuş. İnsanın aklına ister istemez şu soru geliyor: Bu kule eğilmeye başlamasaydı bu kadar popüler olur muydu acaba :) İkonik, eğilen kuleyi tutma fotoğrafları çektik biz de herkes gibi. Ancak etraftaki insan kalabalığından pek iyi kareler yakalayamadık :)


Pisa Katedrali: Beyaz mermer cepheleri, detaylı oyma sütunları ve mozaikleriyle gerçekten büyüleyici. En etkileyici kısmı ise kapıları.

Vaftizhane: Sekizgen yapılı, sade tasarımlı bu yapı İtalya'nın en büyük vaftizhanesiymiş.


Tabi ki bu şehrin klasik renkli İtalya evlerini barındıran tatlı sokakları da var. İtalya'da görebileceğiniz en uygun hediyelikler buradaki açık pazar gibi bir alanda. Tezgahtaki satıcılar epey Türkçe öğrenmiş ve pazarlığa açıklar. Arkanızdan "akçam bazarı" diye sesleniyorlar :)